Çınar ağacı Balkanlar’dan Hindistan’a kadar dağılım gösteren ve suyu çok seven bir ağaç türüdür. Taban suyu yüzeye yakın düz ovalarda, nehir kıyılarında ve su kaynakları etrafında 1100 metre yüksekliklere kadar yaşam bulur. Doğada çınar ağacının olduğu yerlerde su kaynağı olma ihtimali yüksektir. Geniş yaprakları ve geniş gölgelikler oluşturan formu ile insanların hep ilgisini çekmiştir.
Çok eski zamanlardan beri insanın hemen yanı başında olan bu ağaç tarih boyunca birçok kültürde önemsenmiş, köy meydanları ve kahvehanelerde, şehir peyzajında sıkça kullanılmıştır. Antik dönemde anlatılan efsanelerde çınar ağacı birçok olaya şahit olmuş, çınar gölgesi kanunların uygulandığı bir yer olagelmiştir.
Bergamalı Baukis ile Philemon
Yunan mitolojisinde anlatılan bir efsanede birbirini çok seven bir çiftten bahsedilir. Baukis ile Philemon karı kocadır. Bergama civarında yaşar ve birbirlerini çok severler. Ömürlerini Bergama ovasında çiftçilikle geçiren bu çiftin evine bir gün tanrı misafiri iki kişi gelir. Hemen onları buyur ederler. Yemeklerini hazırlayıp onları adabınca ağırlarlar. Bolca şarap ikram ederler. Şarabı her doldurduklarında şarabın hiç eksilmediğini fark edince bu misafirlerin kendileri gibi ölümlü olmadığını anlarlar. Gerçekten de öyledir. İnsan kılığında gelen bu misafirler Zeus ile oğlu Hermes’tir. Tanrılarını uzun zamandır ihmal eden bu köye insan kılığında gelip ne olup bittiğine bakmaya gelmişlerdir. Baukis ile Philemon’un evine gelinceye kadar bütün evlere konuk olmak istemişler, ama kimse onları kabul etmemiş, aksine terslemiştir. Zeus onlara kim olduklarını açıklar ve bu misafirperverlikleri için onları ödüllendirmek ister. Onlar da birbirlerini çok sevdiklerini ve bu yüzden ecel geldiğinde aynı anda ölmek istediklerini söylerler. Günler gelir geçer, vakti geldiğinde Baukis çiçekleri mis kokulu bir ıhlamur ağacına, ona sarılan Philemon ise ulu bir çınara dönüşür. Birbirine sarılarak göğe yükselen iki ağaçtırlar artık.
Çınar ağaçlarını Antalya Kaleiçi’nde, otel peyzajlarında, antik kentlerin bulunduğu ören yerlerinde ve dere, nehir, pınar, göl gibi tüm su kenarlarında görebilirsiniz.